Profesyonel veya amatör müzisyenler, hatta eğitim hayatı devam eden konservatuvar öğrencileri de dahil olmak üzere tüm müzik ve eğlence sektörünü doğrudan etkileyen zor bir dönemden geçiyoruz. Konser, düğün, parti gibi tüm toplu etkinliklerin yasaklandığı şu dönemde başka hiçbir yerden geliri olmayan onlarca müzisyen ve sahne arkası ekip üyeleri sonu belli olmayan bir sürecin olumsuz etkilerini yaşıyorlar. 2020’nin bitmesine sayılı günler kalsa da kısıtlamaların ne zamana kadar süreceği, salgının seyri hafiflese bile eski normalimize ne zaman dönebileceğimizi kestirmek güç. Hal böyle iken, tek veya en önemli geliri sahnede müzik yapmak olan müzisyenler ciddi bir geçim sıkıntısı yaşamaya devam ediyor.
Salgının sektöre olan etkilerinin her geçen gün daha da su üstüne çıkması Kültür Bakanlığı’nı da harekete geçirmiş olmalı ki geçtiğimiz hafta meslek birlikleri ile ortak çalışmalar yürüterek müzisyenlere nakdi destek yardımı için adım attılar. Müzik Susmasın çağrısı ile salgın döneminde müzik sektöründe sanatını icra etme ve çalışma imkanları azalan sanatçıların ve sektör çalışanlarının üretim yapmalarını teşvik etmek amacıyla yürütülen projenin detaylarını buradan inceleyebilirsiniz.
Albüm satışları ya da dijital platformlardan elde edilen telif gelirleri, müzik üreticilerinin bir nebze de olsa rahat nefes almasını sağlasa da sektörün asıl geçim kaynağı; konserler. Orkestrasından sesçisine, ışıkçısından rodisine, menajerinden ulaşım görevlisine, asistanına, mekân çalışanlarından mekân etrafındaki seyyar satıcılara kadar müzik sektörü pastasının pek çok dilimi var.
Tüm bu farklı görevlerden insanların sosyal medya profil fotoğrafları yaşadıkları sorunları dile getirmek amacıyla geçtiğimiz aylarda kırmızı renge bürünmüştü. Sektör çalışanları yayınladıkları ortak bildiride, "Etkinlik/eğlence sektöründe kendilerine ait olmayan hatalar ve mevcut süreç nedeniyle işsiz kalan insanlarla dayanışma/birlik içinde olacağız." ifadelerine yer vermiş, destek konusunda kamuoyunun dikkatini çekmişlerdi.
Salgının seyrinin kestirelemediği günlerde ise dünya çapında müzisyenler için dayanışma fonları oluşturulmuş; birçok müziksever tarafından da bu fonlar desteklenmişti.
Desteklenen bu projeler müzisyenler için önemli birer adım olsa da müzik dünyasına kalıcı bir çözüm sunabilmiş değil.
Tüm bunlar yaşanırken teknolojinin sunmuş olduğu imkanlara yüzünü dönen bazı müzisyenler, dijital içerik üretimine ve online konserlere yönelerek dinleyicileri ile buluşmaya devam edebiliyorlar. Youtube, facebook, instagram gibi mecralardan yayınlanan konserler ve üretilen içerikler, sanal ortamda da olsa karantina günlerininin hepimizin üzerindeki ağırlığını bir nebze hafifletiyor.
Temennimiz bir an önce fiziki buluşmaların başlayabilmesi yönünde olsa da gerek sağlık durumumuz ve salgının seyri gerekse de yeni alışkanlıkların devreye girmesi ile artık yeni normale alışmamız, kendimizi ve üretimimizi bu yönde geliştirmemiz gerektiği bir gerçek.
musiconline olarak 2017 yılında müzik eğitim sektörüne ve kullanıcılarımıza iyi bir alternatif sunmak üzere yola çıktık. Geldiğimiz şu durumda online / sanal ortamdaki paylaşımlarımızı olabildiğince gerçek kılabilmek, müzikseverlere dokunabilmek, müziğin susmadan devam etmesine destek olabilmek için var gücümüzle çalışıyoruz.
2021 sezonu için hazırladığımız içerikler, yeni ders türleri ve en önemlisi yeni yazılımımız umarız ki salgın sürecinde müzikle buluşmak isteyen siz kullanıcılarımız ve müzisyenlere bir nebze umut olur. Müziği hayatının bir parçası haline getirmiş ve yeni nesile aktarmayı hedefleyen tüm müzisyenlerin bize katılmalarını arzu ediyoruz.
Müzisyen olmayan fakat müzik sektörüne gönül vermiş üniversite öğrencileri için ise müzik bursu başvuruları devam ediyor.
Gelin bu zorlu süreci hep birlikte el ele vererek atlatalım.
Dileriz ki 2021 yılı yeni umutların, başlangıçların yılı olur ve biz müzikseverler özlem duyduğumuz fiziki buluşmalarımıza bir an evvel kavuşabiliriz.
Müzikle ve sağlıkla kalın.