musiconline blog

hakkımızdaki gelişmeler & müziğe dair her şey blogumuzda!

Absolut Kulak Nedir?

absolut-kulak-nedir
30 November 2019

Bir müziği ya da kuş sesini duyar duymaz notasını anlayabilmek kulağa muhteşem geliyor değil mi? Absolut kulağı olan bireyler doğuştan bu yeteneğe sahip. musiconline blog'un bu yazısında; Absolut Kulak Nedir?, Kulak yapısının hayatımıza ne gibi etkileri vardır? sorularını cevaplamaya çalıştık.

 

Absolut kulak diğer bir deyişle mutlak kulak çok az kişide bulunan, doğuştan gelen bir özellik. Bu özelliğe sahip bir bireyler, sesleri kulakla değil beyin ile algılıyor.

Aslına bakarsanız, çoğumuz benzer müzikal yeteneklere sahibiz. Arkansas Üniversitesi Müzik Kavrama Laboratuvarı Direktörü Elizabeth Hellmuth Margulis’e göre mutlak kulak 10.000 insandan birinde bulunuyor ancak geri kalan 9.999 kişi de absolut kulağa benzer özellikleri taşıyor.

 

Absolut Kulak Yapısı

Absolut kulağa sahip kişi, seslerin birbirine olan uyumuna ve aralıklara bakarak, aralarındaki detonasyonu anlayabilir. Senfonik eserlerdeki solo enstrümanların entonasyon(ses uyumu) problemi yaşaması bile, bu kişileri rahatsız edebiliyor. Bu nedenle absolut kulak, bir dinleyici için pek de avantajlı bir durum olmayabilir.

Bazı nörolojik araştırmalar gösteriyor ki, absolut kulağa sahip olmak müzik dinlemeye ve beste yapmaya da engel olabiliyor. Çünkü absolut kulak, göreceli kulağımızın dikkatini toplamasına izin vermiyor.

Absolut müzisyenler ise, mesleki açıdan avantajlı diyebiliriz. Gelin, ürettikleri eserlerde kuşkusuz bu özelliğin de etkisi olan bu müzisyenlerden birkaç ünlü isme bir göz atalım.

Michael Jackson, 2009 yılında bir şarkı kaydında, 5 dakikalık bir şarkı için 3 saat ısınma yapmaktan rahatsız olduğunu bildirmiş.

Florence Henderson, mükemmel şarkı söyleme yeteneğinden dolayı üniversite bursu almış ve New York'taki Amerikan Dramatik Sanatlar Akademisine katılmış.

Wolfgang Amadeus Mozart, henüz üç yaşındayken kendisinden beş yaş büyük olan kız kardeşi Maria Anna'nın çaldığı klavsen parçalarını belleğine yerleştirip kendi kendine çalmaya başlamış.

Ludwig van Beethoven, 5 yaşından itibaren yoğun müzik dersleri almaya başlamış.

Jimi Hendrix, gitarı ilk öğrenmeye başladığında akord cihazı olmasa da rahatlıkla doğru akorları bulup gitarını akort edebilmiş.

Sonuç olarak, absolut kulak kusursuz, muhteşem eserlerin ortaya çıkmasında büyük etki gösterse de sanılanın aksine günlük yaşamda konforlu bir özellik değil. Buzdolabının çalışırken çıkardığı sesin notasını duymak ve söylemek arkadaş ortamında oldukça havalı olsa da müzikal kompozisyon söz konusu olduğunda biraz can sıkıcı olabiliyor. Bir müzisyen, Mozart veya Beethoven gibi bir mutlak kulağa sahip olmasa da tarihte iz bırakacak eserler üretebilir. Oliver Sacks’ın de belirttiği üzere, R.Wagner de R.Schumann da absolut kulağa sahip değillerdi ve mükemmel eserler icra ettiler.

Siz de müzik kulağınızı geliştirmek, piyano, gitar, keman,  Ukulele gibi onlarca seçenek arasından kendinize en uygun enstrümanı seçtikten sonra müzik derslerine başlamak hatta kendi eserlerinizi üretmek isterseniz musiconline’ın hizmetlerinden faydalanabilir, bir tık uzağınızdaki eğitmenlere kolaylıkla ulaşabilirsiniz.

Yazımızı beğendiyseniz paylaşmayı, yeni blog yazılarımızdan haberdar olmak için de bültenimize abone olmayı unutmayın :)

Müzikle kalın.

Bilgi paylaştıkça çoğalır!

Bu yazılarımız da ilginizi çekebilir;