musiconline blog

2008’de dünyanın en hızlı kemancısı olarak Guinness Rekorlar Kitabı’na giren, küçük yaşlarda Ida Haendel, Itzhak Perlman gibi değerli virtüözlerle birlikte çalışan David Garrett ve müzikal hikayesi bugünkü yazımızın konusu. Gelin kemanıyla harikalar yaratan bu virtüözü yakından tanıyalım.

1980 Aachen, Almanya doğumlu David Garrett‘in kemanla tanışması, henüz dört yaşında iken, babasının büyük kardeşine aldığı kemanı sahiplenmesi ile başlamıştır. Neredeyse 1 sene gibi kısa bir süre içinde keman çalmayı öğrenen Garrett, yedi yaşına geldiğinde Lübeck Academy of Music’te ders almaya başlayarak profesyonel müzik yaşamının temel taşlarını erken yaşlarda atmış, 7 yaşında resital vermeye başlamıştır. 12 yaşına geldiğinde Polonyalı keman virtüözü Ida Haendel ile çalışmaya başlayan David, bir sene sonra çocuk denecek yaşta, 2 cd kaydı ve çeşitli televizyon programlarına konuk olarak günümüze uzanan müzik serüvenine önemli adımlar atarak başlamıştır.

Yine aynı yıl ünlü luthier Stradivarius’un kemanlarından “Golden Age’ ve ‘San Lorenzo’yu çalmaya başlayan Garrett, ünlü plak şirketi Deutsche Grammophon ile sözleşme yaparak ünlü şirketin anlaşma yaptığı en genç sanatçı olmuştur.

David, 1994 yılında, yani 17 yaşına geldiğinde, ünlü şef Zubin Mehta şefliğindeki Munich Philharmonic Orchestra ile Hindistan’ın bağımsızlığa kavuşmasının 50. yılı kapsamında Mumbai ve Delhi’de yapılan konserlerde sahne almıştır. Aynı sene evinden ayrılarak, Londra’da bulunan Royal College of Music‘de eğitimine devam ettikten sonra 1999’da New York’a geri dönmüş ve eğitiminin geri kalanını Juilliard School‘da sürdürerek, ünlü keman virtüözü Itzhak Perlman ile de çalışma fırsatı elde etmiştir.

2007 yılında, belki de bir müzisyenin yaşayabileceği en şanssız olaylardan birini yaşayan David, Londra'daki Barbican konseri öncesi, 1772 yapımı Guadagnini marka kemanı ile yürürken, sahnede ayağı takılıp kemanının üzerine düşmüş ve kemanın kırılmasının ardından bu olay müzik dünyasında oldukça uzun süre konuşulmuştur.

Müzikal kariyerini incelediğimizde, Garrett’ın en çok, popüler şarkılara yaptığı coverlar sayesinde sevildiğini ve klasik müzik severler haricinde de bir kitleye bu sayede ulaştığını söyleyebiliriz. Michael Jackson’ın efsane şarkısı ‘Smooth Criminal’den, Karayip Korsanları’nın unutulmazı ‘He is a Pirate’e; Metallica’nın ‘Nothing Else Matters’ şarkısından Coldplay’in ‘Viva La Vida’sına kadar birçok parçada keman coverı bulunan sanatçının, çocukluğuna ait kayıtlarına da resmi web sitesinden ulaşmak mümkün.

Dinlemezseniz pişman olabileceğiniz 17 albümü bulunan Garrett’ın, bu sene Yapı Kredi 75. Yıl Konserleri kapsamında ülkemize geldiğini de söylemeden geçmeyelim. Dileriz bu tür ünlü virtüözler ülkemize daha sık davet edilir ve biz de onları canlı dinleme fırsatı elde edebiliriz.
musiconline’ın bu haftaki yazısında, Dünya çapında bir şöhret ve başarıya sahip genç kemancı David Garrett’ın başarı dolu öyküsünü sizlere aktardık. Müzikle ilgili hemen her konuda hazırladığımız blog yazılarımızı okumak ve yeni yazılarımızdan haberdar olmak için bültenimize abone olmayı unutmayın.

Müzikle Kalın.